Şu hayatta herkesin zaafları vardır. Benim de tahmin edebileceğiniz gibi yer yüzünde bulunan bilumum bütün hayvanlara zaafım var. Ömrüm onları dilemekle geçti. Beslemediğim sümüklü böcek, tırtıl, balık, davşan, kedi, köpek, civciv,cücük (tavukla civciv arası), tosbağa, kurbağa, fare, hamster kalmadı. Çocukluğumdan beri her ödül hediyem (karne dahil) bu hayvancıklardan oluştu. Hatta İsviçre'den Türkiye'ye dönerken bile babam bana minik bir hayvanat bahçesi kurmayı vaat etmişti evimizin bahçesine sırf dönmeyi kabul edeyim diye. Aldığım ilk hayvan da civciv tavuk arası bişey olmuştu.. Hayatımda hiç bişey değişmedi. Hala aynı kafadayım. Bakışlarına içim eriyo hepsinin. Şimdi de keşke biri onlar için süper lüks bi barınak açmayı vaat etse bana nolur ki :) Çok iyi bakarım onlara vallaaaa, söz veriyorum:)
Everybody knows how much I love animals and how much in the centre of my life I keep them. I've fed many animals till now starting with a frog to rubbit, hamster, fish, cat, dog, chick, mause, turtle, snail and still doing so having two cats. My wishes were always about getting one of them as a gift. Even after getting my school reports I used to wish an animal as a reward. My father had persuaded me to move from Switzerland to Turkey by getting all the animals I want and feed them in our houses garden like a small zoo. I still didn't change and am waiting from someone to open a super luxury shelter for them. I promise I will take care of them :)
Botlar: Bershka, Çanta: Zara, Kolye: Atlas Pasajı, Parka: Zara, Gözlük: Washington'da bir Mağaza
Pullover: Top Shop, T-Shirt: Mango, Pants: Pull&Bear,
Boots: Bershka, Bag: Zara, Necklace: Atlas Passage (Istanbul), Coat: Zara, Sunnies: A Shop in Washington,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder